Bir işe başlarkenki heves, her şey rutine oturunca kalmayabiliyor. Başlarken kafada oluşan yeni yeni planlar, projelerin yerini koca bir hevessizlik kaplayabiliyor. Bende de tam olarak böyle oldu.
Kafamda oluşan her yeni planı “Dur şimdi, sen rutin işlerine devam et, sonra yaparsın.” diye erteleten bir ben daha çıktı içimden. Yenilikleri göze almaya korkan, “olmasa da olur” diyen, “olanlar yeter” diyen biri. Her seferinde dinledim, dinledikçe hevessizleştim.
“Niye böyleyim?”, “Bir şeyler yapmalı, harekete geçmeliyim!” dedikçe, bunları kafamda döndürdükçe de, iyice panik olup, kalakaldım olduğum yerde.
En sonunda bir uyarı geldi yukardan 🎈 Bazı mesajlar üstü kapalı gelir. Sizin bunu anlamanız gerekir. Mesaj ağır bir griple geldi, evren bana “Biraz her şeyi bırak, kendinle kal, dinlen bedenen ve zihnen iyileş.” dedi. Yani bence öyle dedi, umarım yanlış anlamamışımdır. 😄 Ben de sözünü dinledim, çalışmaya mecburen devam ettim ama tempo düşürdüm, kendimi hem beden olarak hem kafa olarak yormadım. Şimdi kendimi çok dinlenmiş ve huzurlu hissediyorum. Sanırım tekrar harekete geçmeye hazırım.
Bazen kendi kendine izin vermen gerekebiliyormuş. Kendini dinlendirip, yola küçük ama daha sağlam adımlarla devam edebiliyormuşsun. Hızlı koşan çabuk yorulabilirmiş. Olay, enerjini sürekli yüksek tutmak değil, dengede tutmakmış. Her bitiş,tükeniş, son demek değilmiş, bazen daha iyisi için olması gerekenmiş, yeni bir başlangıçmış.
Yeni hafta herkese çok iyi gelsin! Hepimize iyi haftalar!
Sevgiler
Deniz 🎈
“Hızlı koşan çabuk yorulabilirmiş. Olay, enerjini sürekli yüksek tutmak değil, dengede tutmakmış.”
Bayıldım, daha çok yaz daha çok okuyalım 🙂